Muhittin Çoban – Bir otobüs kalktı doğudan batıya. Doğduğum yerde değil olduğum yerde yatmalıyım. Okumayacaktı. Onca mürekkebi boşa doldurmadım okkaya, divit içindi hepsi. Telef olmamalıydı paylaştığı pozlar. Zayi ilanı verdi fotoğraflarıma. Kimsenin görmediği şekillerde gördü beni. Sıcaklığımı sıcakken hissediyordum. Okutacaktım beni okumayı sever gibi. “Aşka Yazdım” kıskanmayacaktı “Sevgiliye Mektupları.” İnsan ateşi tenini tenine sürterek bulabilir. Her yer buz. İnsandan insana esiyor poyraz. Uyaksızda okunmuyor şiir. Samimi samimi ifşa edecektim sırrımı. An bu an demesini bekliyordum. Begonyalar seriliyordu yatağına, dünya alem așık değilken bana. Sündürdükce sündürüyordum. Gizlemenin heveslisiydim. Merakı seviyordum, içindeki heyecandan, bir de odak nokta olmayı. Lehime değildi deliller. İdamım hazırdı. Saldım kendimi alın yazım gereği arabesk sahnelere. Sarıldı sadık yari sadıklığa. Oysa yalnızlıktı yalnız bırakmayan. Yalnızlığın legal tarihiydi utanmayarak yazdığım. Küsen olmadı “Bir Gün” e, içselleștirilince “Her Sey Aşk İçin” . ” Edepsiz” kitabımla açıldı bin yıllık şarap.
Öykü: ŞARAP
